Emekliler perişandı. Kök aylığa yapılan zam ayarsızlığı sonucu daha perişan oldu. Asgari ücretin altında bir maaşla durum, geçim değil yaşam mücadelesi haline geldi.
Emekli milletvekili maaşı 60 bin TL. Emeklinin ise 7.500 TL. Aradaki farka bakın.
Beslenme sıkıntısı çeken emeklilerin çenesini yiyeceklerin fiyatını söylemek bile yoruyor. Her gün gelen zamlara yetişmenin imkânı yok. Çorba içmekten bıktık diyor emekli.
Bir de kirada oturuyorsa... Eskiden emekli maaşı ile ev alınıyordu. Şimdi kiralar emekli maaşının kaç katı. Zaten kiracı-ev sahibi sorunu, ülkede başlı başına bir sorun.
Emekliye destek amaçlı Ankara Belediyesi’nin açtığı sosyal yardım için 5 günde 10 bin emekli başvurmuş. Başvurur tabii ne yapsın? Daha bunun kışı var. Doğalgaz parası ne olacak bakalım? Sorun yumağı yani.
Yetmiyormuş gibi bir ilde 65 yaş üstünün ücretsiz ulaşımına engel konuyor. Küçük bir şehirde emeklilerin ulaşımı niye kısıtlanıyor? Başka tasarruf edilebilecek konu yok mu? Bir kıvılcım var. Bakalım devamı ne olacak? İBB her ne kadar emekli vatandaşlarımızın ulaşım giderlerini karşılayacağız(!) öyle bir şey yok dese de ateş olmayan yerden duman çıkmaz.
Pandemi sürecinde evlere hapsedilen 65 yaş üstünün halini biliyorsunuz. Gençler gezip evlere Corona taşıdı. Yaşlılar, sosyal hayattan uzak, hareketsiz yaşamının cezasını hâlâ çekiyor. Yıllarca çalışmış didinmiş bir insan, emekliliğinde bile çalışıyorsa daha ne yapsın? Sırtta yük gibi görülen, neredeyse tüm başarısızlıkların faturası üzerlerine kesilen emeklilerin bir taşıta ücretsiz binmesi, gezmesi, bir yerde bir bardak çay içmesi çok normal bir durum değil mi? Yalnız çay en son 15 TL, simit 10 TL olmuştu. Belki de bu yazım esnasında değişmiştir. Diyorum ya yetişmenin imkânı yok. Bize ülkemize turist olarak gelen emeklilere hayran hayran bakmak düşüyor.
Geçenlerde zamları konuşurken yanımdaki kadın, “Zamları İmamoğlu yapıyor,” demesin mi? Önceleri anlatırdım. Vazgeçtim artık. Kalktım yerimden.
Bu kadar engelleme emeklilere reva görülmemeli. En güzel zamanları olacak yıllarını doğru dürüst beslenemeden, gerçekleşirse bir yerlere gidemeden geçirmemeliler. Bu durum devam edecekse hani diyeceğim ki ben de bir emekli olarak “Açın bir mezar, girelim bari,” Ama mezar bulmak da çok zor.
Bu değersizliğe bir son verilmeli.
Çalışma Bakanı, yılbaşında yapılacak maaşlardaki iyileştirmeyi Ekim’e çektiklerini söyledi. İyileştirmeyi bekliyoruz ama ardından gelecek zam istemiyoruz.
Ceyda Sevgi Ünal
